Bundan yirmi yıl önce, 64 yaşındaki Sue McKenzie evinin bahçesinde bir şey farketti.
İngiltere’nin Scunthorpe kasabasındaki evinin önünde siyah-beyaz renkteki bir kedi yağmurun altında miyavlıyordu.
Sue’nun eşi kediyi eve alma taraftarı değildi. Ancak Sue yine de evinin kapısını kediye sonuna kadar açtı.
Sue, hemen kedinin karnını doyurdu. Tom, Sue ve ailesi ile beraber yaşamaya başladı.
Ancak Sue, Tom’un yıllar sonra borcunu misliyle ödeyeceğinden habersizdi.
90lı yıllarda Sue McKenzie, evinin bahçesinde tek başına yağmurun altında duran bir kediyi sahiplendi ve Tom adını verdi.
Sue ve Tom arasında kısa sürede sağlam bir bağ oluştu. Ancak siyah-beyaz renkteki kedi diğerlerinden çok farklıydı.
Oturma odasında oynamak yerine bahçede oynuyordu. Ancak yine de sokak kedileriyle yakınlaşmıyordu.
Tom’un birkaç sene önce hareketleri ve tavırları değişmeye başladı. Sue, buna çok şaşırdı.
20 yıldır kimsenin yanına yaklaşmayan Tom, ilginç bir şekilde Sue’ya yakınlaşmaya çalışıyordu.
Tom, Sue’nun sağ omzunun üstüne belli aralıklarla vurmaya başladı.
ITV News’e konuşan Sue, “Tom insanlarla yakın olmayı sevmez. Omzuma vurmaya başlayınca bana kızdığını düşündüm. Ensemin dibinde aşırı gürültülü bir şekilde miyavlıyordu. İki hafta boyunca aynı şeyi yaptı. Bir süre sonra gerçekten de çok kızmaya başladım” dedi.
Sue, Tom’un hasta olduğundan şüphelendi. Öğreneceği gerçek aklına bile gelmezdi.
Sue, 20 yaşındaki dostunu veterinere götürdü. Veteriner, muayene sonrasında kedinin yaşına rağmen çok sağlıklı olduğunu söyledi.
Yine veteriner, kedinin belki de kadına bir şeyler anlatmak istediğine vurgu yaptı.
Hemşire olan Sue, bir hastalığı olsa farkedeceğini düşünüyordu. Veterinerin söyledikleri tekrar ve tekrar aklına geldi. Bir süre sonra köprücük kemiğinde tuhaflık olduğunu farketti.
Muayene için doktora giden Sue’nun omzunda yumruya rastlandı. Doktorlar, Sue’ya Hodgkin lenfoma teşhisi koydu.
Sue’ya 2014 yılında teşhis koyuldu ve daha sonra ameliyata alındı.
Yumru alındıktan sonra kemoterapi tedavisine başlandı. Sue tamamen sağlığına kavuştu. Hepsi Tom sayesinde.
Sue, “Böyle durumlarda hayvanların altıncı hissi olduğuna hep inanmışımdır” dedi.
“Her şey Tom sayesinde. Hayatımı kurtardı” dedi Sue.
Evcil hayvanlarımızı sevmek için o kadar nedenimiz var ki… Peki kaçımız onlara düzgün bir şekilde teşekkür edebiliyoruz?
Tom’u ayakta alkışlamak gerekiyor. Onun sayesinde sahibi şimdi hayatta. Evcil hayvanların, bizlere çok iyiliği dokunduğunu düşünüyorsanız paylaşın.