Kanser amansız bir hastalık. Herkes buna katılacaktır. 2 yaşındaki Ashley Hallford da bu amansız hastalığa hayatının en kötü zamanında yakalandı.
Ashley, Harley ismini vereceğine oğluna hamileydi ve ensesinde şişiklik olduğunu hissedip doktora göründü. Ancak bu sadece bir şişiklik değildi.
Ashley’nin çok mutlu giden bir evliliği vardı. Üzerine bir de çocuk bekliyordu. Hayat kısacası mükemmeldi.
Doğumuna bir hafta kala Ashley ensesinde bir şişiklik hissetti ve doktora görünmeye karar verdi.
Doktorlar, tükürük bezinde bir bozukluk olduğunu düşündü ve tedaviye başladı. Şişkinlik bir süreliğine yok oldu ancak sonra yeniden çıktı.
Doktorlar, daha detaylı incelediklerinde bunun tümör olduğunu ve Ashley’nin vücuduna yayıldığını farkettiler.
Acilen kemoterapi tedavisi görmesi gerekse de hamile olduğundan tedavi olamıyordu. Doktorlar tek çözümü bebeği cerrahi müdahaleyle erken dünyaya getirmek olarak gördüler.
Harvey, 2007 yılında henüz 33 haftalıkken dünyaya sağlıklı bir şekilde geldi.
Doğumun ardından Ashley kemoterapi tedavisine başladı. Ancak doktorlar çok umutsuzdu. Hatta birkaç haftalık ömrü kaldığını düşünüyorlardı.
Ashley, oğlunun büyüdüğünü göremeyeceğinden dolayı üzülüyordu. Bu nedenle mücadele etmekten asla vazgeçmedi. Minik Harvey annesine güç verdi.
Kanser, Ashley’nin beynine de sıçramıştı. Sinirleri hasar gördüğünden sağ gözünü açamıyordu.
Kemoterapi nedeniyle Ashley’nin saçları da döküldü.
Doktorlar önce ensesindeki tümörü aldılar. Daha sonra da çenesine sıçrayan tümörü. Operasyondan beş hafta sonra kanserin akciğer ve karaciğerine yayıldığını tespit ettiler. Kanser hızla yayılıyor ve Ashley’nin zamanı daralıyordu.
Ashley yüksek dozda kemoterapi tedavisi aldı. Doktorlar beynindeki tümöre müdahale edemiyordu ve tek umutları kemoterapinin başarılı olmasıydı.
Ashley bu süre zarfında bebeği, ailesi ve arkadaşlarıyla olabildiğince zaman geçirmeye çalıştı.
Birden bir mucize gerçekleşti.
2008’in yaz aylarında Ashley’nin röntgen sonuçları tamamen temiz çıktı. Tümörden eser kalmamıştı.
Kendini ölüme hazırlayan Ashley, yaşayacağını öğrenmesiyle mutluluktan havalara uçtu.
Ancak hikâye burada da bitmedi.
Aldığı kemoterapi tedavisinden sonra Ashley’e bir daha çocuk sahibi olamayacağı söylendi. Harley onun ilk ve tek çocuğu olacaktı.
Bunun üzerinden iki yıl geçtikten sonra Ashley ikinci çocuğunu, 2016 yılında ise üçüncü çocuğunu dünyaya getirdi.
Bugün Ashley üç çocuk annesi ve 9 yıldır vücudunda kansere dair tek bir iz görülmedi.
Ashley’nin hayat hikâyesinden de göreceğiniz mucizeler gerçekten de gerçekleşiyor.
Yine bu hikâyeden insanların hayatının bir anda ellerinden nasıl kayıp gittiğini görebiliyorsunuz. Sağlığımız yerindeyken doya doya yaşamalı ve sevdiklerimizle vakit geçirmeliyiz.
Muhteşem sonla biten Ashley’nin hayat hikâyesini paylaşmayı unutmayın.