Gerek otobüste gerekse de uçakta ağlayan bebeklerden şikayetçi olan yolculara sık sık rastlarız. Bir anne olarak ben de aynı durumda kalmıştım. Bebeğim ağlıyordu ve yapabileceğim hiçbir şey yoktu. Bütün asık suratlar ve kızgın gözler bize çevrilmişti. Siz de bundan hoşnut değilsiniz ama bazen ne yapabilirsiniz ki? ABD’de Chicago’dan Atlanta’ya sefer yapan uçağa bebeğiyle binen Rebekka Garvison da geçen gün buna benzer bir olayla karşı karşıya geldi. Rebekka, Atlanta’da çalışan eşine sürpriz ziyaret gerçekleştirecekti. Bebeğiyle uçağa bindiği için de biraz gergindi. Anne Rebekka ve bebeği Rylee’nin bindiği uçak erkenden kalktı. İlk dakikalarda uçağı derin bir sessizlik kapladı. Rylee biraz sonra ağlamaya başlayınca, uçaktaki sessizlik de dahil olmak üzere herkesin suratı değişti.
Rebekka, “Pencere kenarındaydım. Ortadaki ve koridordaki koltukta birileri oturuyordu. İkisi de çok kızgın gözüküyordu. Surat ifadelerinden kızım Rylee’nin yanında oturmaktan pek hoşlanmadıkları anlaşılabiliyordu,” dedi.
Kâbus gibi gelişen olaylar kısa süre içerisinde anne Rebekka ve kızı Rylee’nin hayatta unutmayacakları bir günü tecrübe etmelerini sağladı. Hepsi, Rebekka’ya yardım eli uzatan bir başka anne sayesinde oldu. Rebekka kabus gibi başlayan ancak sonu mutlu biten olayı Facebook gönderisinde şöyle anlattı:
“Bugün başıma harika bir şey geldi ve nasıl teşekkür edeceğimi bilemiyorum. Eğer bebeğinizle seyahat ettiyseniz, ne kadar stresli geçtiğini bilirsiniz. Bugün, tanımasanız bile dünyada hala duyarlı ve harika insanların olduğuna dair inancım arttı. Eşim Nick Garvison’a yapacağım sürpriz ziyaretle onu şaşırtmak istedim. Hem eşyalarım hem de kucağımda bebeğim olduğundan daha uçağa binmeden yolculuk stresi kendini göstermeye başladı. Sabah 5.30’da uçağa bindik. Uçak çok sessizdi ve bütün koltuklar doluydu. Pencere kenarındaydım. Ortadaki ve koridordaki koltukta birileri oturuyordu. İkisi de çok kızgın gözüküyordu. Surat ifadelerinden kızım Rylee’nin yanında oturmaktan pek hoşlanmadıkları anlaşılabiliyordu. Uçak kalkmaya hazırlandığı sırada taksi halindeyken, Rylee birden ağlamaya başladı. Hostese, iki koltuğu boş olan iki arka sıraya geçip geçemeyeceğimi sordum. Hostes geçebileceğimi söyledi ve işte o zaman o mükemmel kadınla tanıştım. Kadının, ne kadar stresli ve üzgün olduğumu suratımdan anlayıp anlayamadığımı bilemiyorum ama kadın hayatımızı kurtardı. Rylee ne yaparsam yapayım ağlıyordu. Kadın bebeğimi susturmama yardım edip edemeyeceğini sordu. Ben de memnuniyetle yardımcı olabileceğini söyledim. Kadının kucağına oturur oturmaz Rylee ağlamayı kesti ve pencereden gökyüzünü izlemeye başladı. Havalanmamızdan inişimize kadar kadının kollarında uyudu. Kadın, sıkıntı olmadığını aksine bundan zevk aldığını söyledi. Hatta bagajımızı alana kadar Rylee’yi kucağında taşıdı. Nyfesha Miller, yaptığın iyiliğin önemini sana anlatsam bile inanamazsın. Sen de tıpkı diğerleri gibi kızgın bir ifadeyle bana ters ters bakabilirdin. Ama bebeğimi kucağına alıp, uyuttun ve susturmayı başardın. Ben de böylelikle biraz rahatlamış oldum. Rylee senin kollarında sessizce uyurken gözyaşlarıma hakim olamadım. Kabus gibi başlayan yolculuğumuzun hiç böyle iyi biteceğini düşünmemiştim. Bize karşı o kadar iyiydin ki. Sana çok ama çok teşekkü ederim.
Kendine iyi bak!”
Dünyada hala iyi kalpli insanların olduğunu bilmek bile insanı rahatlatıyor. Hikayenin mutlu sonla bitmesi de ayrı bir keyif veriyor insana. Böylesine küçük bir iyiliğin stresli ve yorgun bir anneye olan önemini hayal bile edemezsiniz.
Hikayeden etkilendiyseniz paylaşmayı unutmayın. Bakarsınız hikayeyi okuyanlar da buna benzer bir iyilik yaparlar.